Ağrı OSB Yatırımcısını Arıyor
Küresel tedarik zincirinde yaşanan konjonktürel gelişmeler paralelinde Ağrı Organize Sanayi Bölgesi, lojistik merkez üssü olma iddiasını sürdürüyor.
MADEF’ten İş İnsanlarına Çağrı Marmara Bölgesi Ağrı Dernekleri Federasyonu (MADEF) Genel Sekreteri Çetin Çelik, sadece Tekirdağ ilinde 41 Büyük sanayi işletmesi kuran ve Marmara Bölgesi’nde faaliyetlerini sürdüren Ağrılı İş insanlarına çağrıda bulunarak, habitatında İbrahim Çeçen Üniversitesi’nin de yer aldığı ve akademik olarak da inovatif desteğe sahip bölgeye yatırım yapmalarını istedi. Çetin, Ağrı Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan sadece tekstilkentin, tematik bir alan olarak 2 binin üzerinde istihdam sağlayan bir merkez olduğunu, bu hali ile dahi Ağrı’ya ciddi bir ekonomik katkı sağladığını vurguladı. Kamuoyu Araştırmalarında Ağrı OSB Dikkat Çekti Kariyer Kamuoyu Araştırma Merkezi (K@RAR) tarafından yapılan ve Marmara Bölgesi Ağrı Dernekleri Federasyonu (MADEF) sponsorluğunda yayımlanan “Yeni yüzyılın parlayan yıldızı” adlı çalışmada; Ağrı ili ve Organize Sanayi Bölgesi SWOT analizi ile dikkat çekti. Yapılan çalışma hakkında bilgi veren MADEF Genel Sekreteri Çetin Çelik, Ağrı ilinin uluslararası taşımacılıkta yetki belgesine sahip 10 şirketinin bulunduğunu ve bu sayının her geçen gün arttığını ifade etti. Çelik Ağrı için bu durumun tartışmasız bir üstünlük olduğunu bunun yapılan kapsamlı SWOT analizinde belirgin bir özellik olarak tezahür ettiğini kaydetti.,
AĞRI GÜÇLÜ YÖNLÜ
SWOT analizi Nedir? Ağrı ilinin yatırım kapsamında bir SWOT analizine tabi kılındığını medya mensuplarıyla paylaşan Çelik, SWOT analizi hakkında kısa bir açıklama yaptı Çelik: “SWOT Analizi, bir projede ya da bir ticari girişimde kurumun, tekniğin, sürecin, durumun veya kişinin güçlü (Strengths) ve zayıf (Weaknesses) yönlerini belirlemekte, iç ve dış çevreden kaynaklanan fırsat (Opportunities) ve tehditleri (Threats) saptamak için kullanılan stratejik bir tekniktir.” dedi. Çelik ayrıca bu perspektifte Ağrı’nın güçlü yönlerine de ayrıca dikkat çekerek şunları kaydetti: “Tehditleri ve fırsatları göz önünde bulundururken PEST analizi ve dış çevre analizinde makro düzeydeki koşullarla birlikte, yeni hükümet düzenlemeleri veya teknolojik değişimler gibi çevresel faktörleri gözden kaçırmazsınız. Bu kapsamda Ağrı, Avrupa rotasında E-80 karayolunun bitiş noktasındadır, Yıllık 3 milyon yolcu kapasitesine sahiptir, İran ile en büyük sınır kapısına sahiptir, mısır silajı için Türkiye’de en fazla ekin ve mazot desteğine sahiptir.”
MESLEKİ KURUMLAR SAYESİNDE ELEMAN SIKINTISI
Türkiye-İran Ortak OSB Alanı Genel Sekreter Çetin; devlet yardımlarının en yoğun destek sağladığı 6. Bölge olarak da dikkat çeken Ağrı Organize sanayi Bölgesi’nin taşıdığı bu potansiyeli yanı sıra tarihi İpekyolu arkaplan ticaretiyle de göz doldurduğunu ifadeye tabi kıldı. Genç, dinamik, eğitilebilir demografyasıyla da fırsat eşitliği temelinde kalifiye işgücü potansiyeline sahiptir. Çetin, Proaktif olarak Ağrı’da kurulan özellikle Ağrı OSB Teknik kolleji ve diğer mesleki teknik Eğitim Kurumları aracılığıyla sanayi dünyasının vazgeçilmezi ara eleman sorununun bölgede yaşanmayacağını dile getirdi. Çetin, makro düzeyde Türkiye-İran ilişkilerinin geldiği nokta iç açıcıdır, sevindiricidir. Her iki ülkenin de Ağrı Organize Sanayi Bölgesi’nin ortak bir paydada ele alınması ve bunun uluslararası ilişkiler düzeyinde dillendirilmesi memnuniyet vericidir. dedi.
İRAN FAKTÖRÜ
10 Milyar Dolarlık Hazır Pazar Karar Kamuoyu araştırma tarafından yayınlanan çalışmada İran, şu noktalar da dikkat çekti: Tarihin en önemli ticaret yollarından biri olan İpekyolu üzerinde konumlanan ve oldukça stratejik bir noktada bulunan İran, genç ve büyük nüfusu (81 milyon), gelişmeye açık olan sektörleri ve doğal kaynaklarıyla dünyanın en önemli ekonomileri arasında bulunmaktadır. Ticaret ve yatırım için büyük fırsatlar sunan ülkenin ekonomisi genel olarak doğal kaynakların ihracatına dayanmaktadır. Devlet ağırlıklı sanayi sektörü GSYİH içinde %12’lik paya sahiptir. Özel sektör yatırımlarının artırılması için teşvikler artırılmış ve yatırımlara rehberlik edecek kurumlar oluşturulmuştur. Türkiye ile İran arasında yıllık ticaret hacmi 10 milyar dolardır. Bu miktarın 235 milyon dolarlık kısmı Gürbulak Sınır Kapısı’nda gerçekleşmektedir. Ülkemiz ağırlıklı olarak İran’dan petrol, doğalgaz ve petrokimya ürünleri ithal ederken sanayi ürünlerini ihraç etmektedir.