Elinde Sihirli Değneğe Gerek Yokmuş
Ağrı Basın Birliği Başkan Yardımcısı ve sitemizin imtiyaz sahibi Yılmaz Daş Müthiş bir dönüşüm sağlayan Ağrı Şeker Fabrikasını gündeme aldı.
Ağrı’ya atanan birçok kamu kurum kuruluşlarında yöneticilik yapan BÜRPKRATLAR ve seçimle gelen birçok SİYASETÇİ buraya geldiklerinde ilk söyledikleri söz elimde sihirli değnek yok bana zaman verin ben buraları düzeltmeye çalışacağım şeklindeydi.
İlk kez bir kişiden kararlı bir şekilde bu kelimeyi duymadım ilk tanıştığımda dediği söze biraz bıyık altından gülmüştüm ama bakıyorum da adam dediğini yaptı ben bu FABRİKAYI birinci yapacağım demişti.
Bende inanmamıştım HAKKINI helal et Müdürüm….
Demek ki SİHİRLİ DEĞNEĞE gerek yokmuş bu memlekette .
Kararlılık, Dürüstlük, çalışkanlık ve MEMLEKET SEVDALISI olmak yetiyormuş başarıyı getirmeye.
Ağrı Şeker Fabrikası çalışanlarının SOSYAL MEDYA paylaşımlarında fabrikanın tarih yazdığını söyleyince bu paylaşımlar ilgimi çekti.
Hemen sarıldım telefona ve fabrikada tanıdığım kişilerden tam olarak neymiş bu tarih yazma hikâyesi ÖĞRENMEYE ÇALIŞTIM.
Yeni gelen Fabrika Müdürü Kürşad beyi tanıdıktan sonda FABRİKA ile ilgili bir nebze ne yapıldığı konusunda bilgim olmuştu ama bu paylaşımlarda ki sayılar bize ne anlatıyor onu anlamak istiyordum.
Tabi bunu anlatmak için biraz BAŞTAN BAŞLAMAM lazım.
Ağrı ili için ŞEKER FABRİKASI büyük bir önem arz etmektedir.
Kuruluşunda ÜLKE SİYASETİNE damga vurmuş olan Necmettin Erbakan, Süleyman Demirel ve Turgut Özal gibi üç önemli figürün etkisi ve emeği bulunmaktadır.
Bu güzide fabrikamız ne hazin ki kurulduğu günden bugüne istikrarlı bir görüntü sergileyememiş hep SORUNLAR ile anılmıştır.
Ağrı’da her yerde ŞEKER FABRİKASI ile ilgili bir şey duymanız mümkün.
Çünkü kimi çalışan olarak fabrikadan bahsediyor, kimi hayvancılık ile uğraştığı için küspe fiyatları ve küspe alış şekillerini konuşurken FABRİKADAN bahsediyor.
En önemli kısım ise tarım ile uğraşan çiftçilerimiz; onlarda hem pancar ekim zamanı hem de ürün teslim zamanı YAŞADIKLARI OLAYLAR ile fabrikadan bahsediyor.
Tabi bir de şeker fiyatı hakkında ŞEKER SEKTÖRÜNE yakın isimler ve tüccarlar bulunmakta.
Unutmadan bu hususta da yani şeker fiyatlarında da son zamanlarda epey spekülasyonlar var ama işin aslını öğrendiğimiz için DEDİKODULARA kulak asmayın diyoruz.
Bu sene üretim dönemi başlamadan fabrikaya yeni bir müdür geldi ve yeni bir döneminin SİNYALLERİNİ verdi.
Ancak hem çalışanlar hem de çiftler bu ŞATAFATLI sözlere pek aldırış etmedi.
Çünkü daha önce altın dönemini yaşayan FABRİKADAN usta kapsamında pek fazla kimse kalmadı.
Son yıllarda bir türlü istenilen şeker verimi sağlanamıyor, pancar işleme kapasitesi hep düşük GERÇEKLEŞİYORDU.
Pancar kalitesizliği de hep dilden dile dolaşıyor ama ne fabrika çalışanları ne de çiftçiler bu konuyu bir türlü ÇÖZEMİYORDU.
Üretim dönemi başladığında herkes Fabrika Müdürü için “Elinde sihirli değnek mi var? Nasıl düzeltecek? Hayal satıyor?” gibi söylemler içindeydi.
Gerçi daha önce Ağrı Basın Birliği Başkanı Nuri Bayram “Gökten Bir Müdür Düştü” haberini yaparken kararlılıkla yaptıklarını yazmıştı.
O yazıdan sonra bir çalışan Ağrı ŞEKER FABRİKASI Ankara’dan bataklık olarak görünüyor bu müdür bu bataklıkta kaybolsun istediler demişti lakin Tabiri caizse bataklıkta açan bir güle dönüştü şeklinde düşüncesini dile getirmişti. Ve şimdi de Müdür son noktayı koymak üzere.
Aradığım ve görüştüğüm arkadaşlardan anladığım kadarıyla Ağrı Şeker Fabrikası’nın yazdığı TARİHİ anlatayım.
Fabrikanın kurulu kapasitesi günlük 3000 ton pancar işleme ve 400 ton şeker üretme üzerine gerçekleşmiş. Ancak son yıllarda bir türlü bu değerler stabil olarak sağlanamıyormuş. Bu sene şu ana kadar geçen 61 günlük süreçte ortalama olarak günlük 3500 ton pancar işleme ve 470 ton şeker üretme PERFORMANSINA sahip olunmuş. 30 Kasım günü gerçekleşen performansta ise günlük 5100 ton pancar işleme ve 685 ton şeker üretme kapasitesi sağlanmış.
Bu değerler Ağrı Şeker Fabrikasının kurulduğu yıldan bu zamana kadar görülmüş en yüksek neticeler olarak KAYDA GEÇTİ.
Çalışanların MUTLULUĞU tarifsiz.
Bu başarının geçen yıl gösterilen tarihin en kötü döneminin hemen ardından yaşanmış olması belki de çok daha anlamlı kılıyor bunu. Enkazı CENNETE çevirmek gibi bir şey oldu. Gece ile gündüz gibi BÜYÜK BİR DEĞİŞİM bu kadar kısa sürede nasıl gerçekleşebilir?
Duyduğum kadarıyla Ankara’dan tek bir görevli bile talep edilmemiş oysa geçen sene diğer fabrikalardan onlarca insan gelmiş. Üstelik pancar işleme kapasite kullanımında Ağrı Şeker Fabrikası sonuncu iken bu sene BİRİNCİ OLMUŞ.
Sevinmek çalışanın hakkı, mutlu olun arkadaşlar. Ağrı Şeker Fabrikasının tarih YAZMASIYLA hepimiz büyük bir mutluluk yaşıyoruz.
Fabrikanın üstüne GÜNEŞ DOĞMUŞ, ne güzel.
Demek ki bir kişi donanımıyla, bilgisiyle, kararlılığıyla, liderliğiyle bir fabrikanın kaderini değiştirebiliyormuş ya da sihirli bir DEĞNEĞE gerek yokmuş…